SMMM’den ŞSMMM’ye: Şüpheli İşlem Bildirim Yükümlülüğü

Öncelikle, SMMM ne demek? Oradan başlanmalı konuya.

Yabancılar için bir sol örgütün kısaltması gibi görünse de, aslında 3568 sayılı Kanun’la tanımı yapılmış bir meslektir: Serbest Muhasebeci Mali Müşavir.

Kanunda, gerçek ve tüzel kişilere ait teşebbüs ve işletmelerin:

a) Genel kabul görmüş muhasebe prensipleri ve ilgili mevzuat hükümleri gereğince defterlerini tutmak, bilanço, kâr-zarar tabloları ve beyannameleri ile diğer belgelerini düzenlemek ve benzeri işleri yapmak,

b) Muhasebe sistemlerini kurmak, geliştirmek; işletmecilik, muhasebe, finans, mali mevzuat ve bunların uygulamaları ile ilgili işlerini düzenlemek veya bu konularda müşavirlik yapmak,

c) Yukarıdaki bentte yazılı konularda, belgelerine dayanarak inceleme, tahlil, denetim yapmak; mali tablo ve beyannamelerle ilgili konularda yazılı görüş vermek, rapor düzenlemek, tahkim, bilirkişilik ve benzeri işleri yapmak, şeklinde görevleri tanımlanır.

Bu işleri bir işyerine bağlı olmadan yapanlara Serbest Muhasebeci Mali Müşavir denir.

Buraya kadar her şey normal ve akışında…

Hatta havalı bir meslektir. Bilançolar, kâr-zarar tabloları, sistemler kurmak, incelemeler, tahliller, denetimler yapmak, raporlar yazmak toplumun büyük bir bölümü için tam anlaşılmasa da son zamanlarda ilgiyle izlenen bir meslektir.

En sıkı fıkı olduğumuz bakanlık, sayısız beyan ve bildirimin yapıldığı Maliye Bakanlığı’dır. Bakan Mehmet Şimşek’e göre ise “tek tuşla” yapılır her şey.

Öyle bir tuştur ki, Q klavyeden F klavyeye yıllarca arasanız bulamazsınız. Roma’nın gizemli Mithras kültünü rahiplerinin keşfettiği, sadece SMMM’lerin bildiği ama kimseyle paylaşmadığı o tuş işte her şeyi başarmaktadır.

Kanunda yazmasa da iş kanunu ve sosyal güvenlik mevzuatı çerçevesinde yapılması gereken tüm beyan ve bildirimler de SMMM’lere emanettir.

Yani sizin anlayacağınız Süpermen’dirler, Wonder Woman’dırlar.

Devlet-i Aliyye nezdinde o kadar önemlidirler ki, asgari ücret tarifelerine zam yapılırken “enflasyon sıçrayacak” korkusuyla en az artışa layık görülen yine onlardır.

Uluslararası ticaret yapanlara danışmanlık yaparlar ama tarifeli uçakla bile yurtdışına çıkamazlar. Milyar dolarlık bütçelere yön verirler ama yeşil pasaport mevzusu yanlarında açılamaz.

Velhasıl, sizin bildiğiniz gibi değildirler.

Yakın zamanda tekrar gündeme gelen bir işleri daha vardır: Şüpheli İşlem Bildirimi Yükümlülüğü. Bununla birlikte artık unvanımız güncellenmiştir: Şüpheci Serbest Muhasebeci Mali Müşavir (ŞSMMM)

Nedir bu yükümlülük?

İlk kez 11 Kasım 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun, kara para aklama ve terörizmin finansmanının önlenmesi amacıyla Türkiye’de kapsamlı bir düzenleme yapmış; Kanun’un 4. maddesi şüpheli işlem bildirim yükümlülüğünü tanımlamıştır.

Bir işverene bağlı olmadan çalışan SMMM veya YMM iseniz, yasa dışı yollarla elde edilen veya yasa dışı amaçlarla kullanılan işlemleri MASAK’a bildirmek zorundasınız.

Tabii ki güzel ülkemizde bir bildirim yükümlülüğü varsa, listede Mali Müşavirler de olacaktır. Unutulmadığımız için teşekkür ederiz.

Ha, şüpheci olmayıp bildirmezseniz?

Aynı Kanun’un 14. maddesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılırsınız.

“Peki çatı örgütümüz TÜRMOB ne yapıyor?” seslerini şimdiden duyar gibiyim. Çok da yükselmeyin, çünkü TÜRMOB iptal davalarını açtı ama 11 Şubat 2015’te Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, SMMM’lerin de yükümlü olduğuna karar verdi.(https://www.tmud.org.tr/Files/Arsiv/smmm.pdf)

Son kertede, ŞSMMM’ler o gizemli tuşlarını kullanarak 16 Haziran 2025’te yayımlanan “Şüpheli İşlem Bildirim Rehberi 1.0 Sürümü” ile bildirim süreçlerini elektronik ortamda yapacak; belki de Zerzavandaki Mitra tapınağına adayacaklardır.

Tuşunuza zeval gelmesin, her şey gönlünüzce olsun.

Abdulkadir Olgun

Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

E-posta Girişi
E-Mükellef Girişi